Necip YILDIRIM - Medeniyet Bekçisi - Şiir - Serazat.com

Medeniyet Bekçisi

“Şiir; söz, fikir, vehim ve zannın ötesine geçip mutlak hakikati ebediyyen arama cehdi. Zaman ve mekanın ötesinden nurları topraktan dehlize getirmektir şiir. Şiir, yani muvâzene: Sûretle hayâl, mücerretle müşahhas, kâfiyeyle mânâ, kalıpla ürperiş, akıl ile aşk, şuur ile aşk serhoşluğu, sahv ile sekr… arasında bir ahenk. Şair, hislerin ve şuurun üstüne çıkıp idrâkin daha yukarı merhalelerine, ötelerin ötesine doğru sıçrayan kişi. Beden kalıbından, beynin ve şuurun hudutlarından dışarı çıkar.” Necip YILDIRIM

Continue reading

Türkistan Destanı

“Şiir; söz, fikir, vehim ve zannın ötesine geçip mutlak hakikati ebediyyen arama cehdi. Zaman ve mekanın ötesinden nurları topraktan dehlize getirmektir şiir. Şiir, yani muvâzene: Sûretle hayâl, mücerretle müşahhas, kâfiyeyle mânâ, kalıpla ürperiş, akıl ile aşk, şuur ile aşk serhoşluğu, sahv ile sekr… arasında bir ahenk. Şair, hislerin ve şuurun üstüne çıkıp idrâkin daha yukarı merhalelerine, ötelerin ötesine doğru sıçrayan kişi. Beden kalıbından, beynin ve şuurun hudutlarından dışarı çıkar.” Necip YILDIRIM

Continue reading

Ehl-i Harâbât

“Şiir; söz, fikir, vehim ve zannın ötesine geçip mutlak hakikati ebediyyen arama cehdi. Zaman ve mekânın ötesinden nurları topraktan dehlize getirmektir şiir. Şiir, yani muvâzene: Sûretle hayâl, mücerretle müşahhas, kâfiyeyle mânâ, kalıpla ürperiş, akıl ile aşk, şuur ile aşk serhoşluğu, sahv ile sekr… arasında bir ahenk. Şair, hislerin ve şuurun üstüne çıkıp idrâkin daha yukarı merhalelerine, ötelerin ötesine doğru sıçrayan kişi. Beden kalıbından, beynin ve şuurun hudutlarından dışarı çıkar.” Necip YILDIRIM

Continue reading